onlineeczanem.com adresinden yaptığım diğer bioderma alışverişimden bahsetmek istiyorum size. Arkadaşımın bende çok var birazını sana vereyim ısrarı sonucu karşılaştım Bioderma Sebium Gel ile. Tabi daha sonra ben de daha fazla dayanamayıp hemen edindim hem yanında hediyesi ile ;
Sebium Foaming Gel kıvamı ve kokusuyla beni cezbetti :) Yalnız eğer cildiniz karma ve kuru ise dikkatli olmak gerekli. Hergün kullanmak cildi kurutuyor. Benim tavsiyem gün aşırı kullanın ya da iyi bir nemlendirici ile cildinizi rahatlatın. Benim gibi yapın ;) Yine Bioderma'nın karma ve yağlı ciltler için olan Sebium Hydra kremini yüzümü yıkadıktan sonra geceleri uyguluyorum. Kurutucu medikal tedavi sonrası kullanıma uygun olan bu krem gerçekten cildi rahatlatıyor. Gece sürüyorum sabah uyandığımda cildim yumuşacık oluyor. Yağlı his bırakmıyor, öyle aşırı sürmeye de gerek yok.
Gelelim hediyelere :D onlineeczanem.com saolsun bana güzel şirin deneme boy ürünler göndermişler. Yine Sebium foaming gel , Photoderm akn mat(spf 30) ki bu ürünü şurada anlatmıştım ve sebium akn. Bu Sebium Akn kremi ise siyah noktaların ve aknelerin tedavisine destek kremi olarak kullanılıyor.Henüz onu açmadım, ama denediğim an sizinle paylaşacağım :)
DenizKızı
7 Eylül 2012 Cuma
5 Eylül 2012 Çarşamba
Bioderma Alışverişi-1-
eczanemizde.com adresinden yaptığım bioderma ürünleri alışverişimden ne kadar memnun kaldığımı belirtip hemen ürünlere geçmek istiyorum. İşte aldığım ve hediye gelen ürünler :)
Eğer sizin de cildiniz benim gibi karma ise ve kuru bölgelerle baş etmekte sorun yaşıyorsanız Bioderma'nın hydrabio nemlendirici ürününü şiddetle tavsiye ediyorum. Daha önce de bahsetmiştim yüzümdeki bazı bölgeler özellikle yaz döneminde kuruyup pul pul dökülüyor ve kullandığım yağlı nemlendiricilerden hiç verim alamadım. Cildiyeye gittim doktorum bana bioderma hydrabio light cream'i önerdi. Oldukça hafif bir kıvama sahip ve kullanılmaya başlanıldığı andan itibaren etkisini gösteriyor. Ancak her şeyde olduğu gibi düzenli kullanmak önemli. Uygulama kesildiği zaman birkaç gün içerisinde cilt eski haline dönüyor. Malum cilt yapısı, sevgili hücrelerimiz bildikleri öğrendikleri gibi çalışıyorlar :S İşte ürünün şekli şemali :
Bu üründen önce cildinizi temizledikten sonra tonik olarak hediye gönderilen bioderma hydrabio moisturizing tonik kullanırsanız etki daha fazla oluyor. Ayrıca tüm yüze uygulanabiliyor (Göz falan sıkıntı yok yani ). Siz de benim gibi krem şeklindeki makyaj temizleyicilerin kalıntılarının yüzünüzde kalmasını istemeyenlerdenseniz bu ürünü tavsiye ediyorum. Buyrun fotoğrafı :
Bol güneşli günler geride kaldı maalesef ama güneşin zararlı etkileri devam ediyor. Çoğumuz bunu yapamasak da güneş kremlerini yaz kış kullanmamız gerekiyor. Maalesef çoğu güneş kremi de cildimizde sivilceye neden oluyor. Fakat Biodermanın photoderm akn mat (spf 30) güneş kremi cildinize sürüldüğünde sanki hiçbir şey sürülmemiş gibi oluyor. Parlama yapmıyor, ciltte yağlı bir his bırakmıyor. Sivilcelenme de yok denecek kadar az seviyede. Kullanmanızı tavsiye ediyorum.
Gelelim durulama gerektirmeyen temizleme losyonuna. Birçok arkadaşım bidermanın karma ve yağlı ciltler için olan sebium H2O temizleme losyonunu kullanıyor ve oldukça memnunlar. Ben de yeni yeni bu ürünü kullanmaya başladım. Makyaj temizleme işleminde oldukça başarılı ve üstelik gözde yanma, acıma yapmıyor.
Etiketler:
bioderma,
güneş,
losyon,
nemlendirici,
temizleyici,
tonik,
yüz kremi
25 Haziran 2012 Pazartesi
Bu Kampanyaya Dikkat
Geçen gün doktora gitmiştim. Cildim bronzlaşmaya başlayınca beyaz beyaz lekeler ortaya çıkıyordu. Neyseki korkacak bir şey yokmuş. Hastalık falan değilmiş. Bazı cilt yapıları daha az bronzlaşıyormuş. O senin cilt yapın. Dikkat et, güneşten korun, nemlendirici kullan dedi doktorum. Bana Bioderma nın bazı ürünlerini önerdi. Biri güneş kremi Photoderm AKN MAT SPF30 (Aslında 50 faktör kullanıyordum ama çok sivilce yapıyor o kremler deyince bunu önerdi. Sık sık yenilemem gerekiyor kremimi), diğeri ise nemsiz ciltler için olan Hydrabio Light Cream. İnternet araştırmamı yaptıktan sonra en uygun ve kampanyalı olan online eczanelerden eczanemizde.com'u tercih ettim. Buyrun işte aldığım ürünler :
Ürünlerim kargo için bekliyor. Umarım elime bir an önce ulaşır ve haftasonu tatilimde kullanırım ve tabik itatil dönüşü sizlerle paylaşırım ;) Unutmadan 89 TL üzeri alışverişlerde kargo ücreti alınmıyor. Ürünlerin yanındaki muhteşem hediyeleri de dört gözle bekliyorum ...
Ürünlerim kargo için bekliyor. Umarım elime bir an önce ulaşır ve haftasonu tatilimde kullanırım ve tabik itatil dönüşü sizlerle paylaşırım ;) Unutmadan 89 TL üzeri alışverişlerde kargo ücreti alınmıyor. Ürünlerin yanındaki muhteşem hediyeleri de dört gözle bekliyorum ...
24 Haziran 2012 Pazar
Akçakoca Fındık Festivali-2012
15. Parlayan Kent Akçakoca Kültür ve Sanat Festivali bu sene süper bir kadroyla sizlerle. Kimler mi var ? İşte buyrun :
Gün boyu eğlenceli aktivitelerin gösterilerin olacağı bu etkinliği kaçıramamanızı öneririm. İşte festival programı :
Peki Akçakoca neresi ? Nasıl bir yer ? Düzce'nin sahil şeridinde yer alan ilçesi olan Akçakoca, her geçen gün değişen , güzelleşen çehresi, yeşil fındık bahçeleri ,muhteşem doğası,temiz havası ve suyu, hırçın ama yaz günleri sizi serinletecek harika denizi ile yaz ayları uygun bir tatil fırsatı sunuyor.
Haziran -Temmuz aylarında deniz gerçekten güzel oluyor. Ağustos'ta genelde poyrazlı havalar hakim olduğundan denize girmek tehlikeli. Ama eğer iyi bir yüzücüyseniz ve bu hırçın sularla savaşırım diyorsanız (gene de dikkatli olmak lazım) viya yapmak oldukça eğlenceli. Ama gerçekten dalgalı denize girmek genel olarak çok tehlikelidir. Hele ki karadenizden bahsediyorsak, derin olduğundan dolayı dalgalara kapılıp, kontrolünüzü kaybedebilirsiniz.
Eylül'de falan da girilebiliyor denize. Malum denizler karalara göre geç ısınır geç soğur ya hani deniz o kadar güzel oluyor ki , ama dışarısı pek o kadar sıcak olmuyor yani yaz ortası gibi değil. Öyle akdenizdeki egedeki gibi muhteşem su aktiviteleri maalesef pek yok, muz , deniz bisikleti, jet ski falan oluyor ama dediğim gibi daha yeni yeni gelişiyor bu şirin kent. Plajlar ücretsizdir, sezlong şemsiye kiralayabilirsiniz ama genelde Akçakoca'da havlunu al kuma ser ooooh mis tatil. Kumu güzeldir, çamur çökek olmaz öyle ama sıcaklarda kavurucu olur çıplak ayakla bulunduğunuz yerden iki adım öteye gitmeniz can yakıcıdır. Ama deniz değen o sıcak kavrulmuş ayak gibisi de yoktur. "coss" diye çıkan sesi emin olun çok rahat duyarsınız. Şehir merkezinde her yerde denize gayet rahatlıkla girebilirsiniz. Şehir merkezine arabayla on dakika mesafede bulunan kale plajı da oldukça güzeldir. Koy sayabileceğimiz bu plaj üç bölümden oluşuyor. Ceneviz kalesinin iki tarafında bulunan bu plajlardan birisi kayalardan oluşmuş doğal set ile kadınlara özel bir plaj haline gelmiştir. Kadınlar plajı kadınların akın ettiği güzel yerlerden biridir. Zaman zaman yakından geçen teknelere " gidin burdan , açıktan geçin " diyen kadınlarımız çok güzel eğlenceli anlara vesile olmaktadırlar.
İşte kadınlar plajı tabi boşken :)
Hemen önde gördüğünüz kayalarla sol tarafında bulunan ama şuan göremediğiniz plajdan ayrılıyor. Kimi zaman eşleriyle gelen bayanlar eşlerini sol taraftaki plaja bırakıp kendileri kadınlar plajına geçiyorlar. O kayaların yüksekliği iki metre falan yani emin olun görünmezsiniz :)
Demiştim ya ceneviz kalesinin iki yakasında bulunan plajlar diye. İşte en çok rağbet gören plajlardan biri :
Bu plajın hemen üst tarafı yani fotoğrafın çekildiği yer resmin sol üst tarafnda gördüğünüz gibi piknik alanı. Muhteşem deniz manzarası eşliğinde mangalınızı yapıp çayınızı yudumlayabilirsnizi. Mangalı oradan temin edebilirsiniz. Çaydanlıkta çay da getiriyorlar. Çok şahit oldum gelin-damat adaylarının gelip muhteşem manzaraya karşı fotoğraf çektirdiğine. Aklınızda olsun.Resimde tam seçlemese de o bankın arkası deniz ;)
Gelelim en hareketli plaja Çuhallı plajı. Oldukça uzun bir plaj olan çuhallı, şehir merkezinde olduğu için de epey bir talep görüyor. Genelde şehrin gençleri plajın sonuna doğru Akçakoca Otel var oranın önünü tercih ediyor. Hasret büfe önü diye anlaşıyorlar kendi aralarında :) Akşama kadar duptıs duptıs müzik yayını yapıyor bu büfe.
Bu haftasonu büyük ihtimal Akçakoca'da olacağım. Çekeceğim fotolarla tekrar yazarım. Daha çok şey var Akçakoca hakkında yazmak paylaşmak istediğim. Bu yazı dizisi olacak gibi :)
Unutmadan Akçakoca Ankara'da şehirler arası otobüs ile 4 saat ki bu mesafe özel aracınızla 2.5-3 saate kadar düşüyor. İstanbul'dan otobüs ile 3.5 saat, 2-2.5 saate özel aracınızla trafik ve yol durumuna bağlı olarak Akçakoca, bu serin sulara ulaşabilirsiniz ...
Gün boyu eğlenceli aktivitelerin gösterilerin olacağı bu etkinliği kaçıramamanızı öneririm. İşte festival programı :
Peki Akçakoca neresi ? Nasıl bir yer ? Düzce'nin sahil şeridinde yer alan ilçesi olan Akçakoca, her geçen gün değişen , güzelleşen çehresi, yeşil fındık bahçeleri ,muhteşem doğası,temiz havası ve suyu, hırçın ama yaz günleri sizi serinletecek harika denizi ile yaz ayları uygun bir tatil fırsatı sunuyor.
Haziran -Temmuz aylarında deniz gerçekten güzel oluyor. Ağustos'ta genelde poyrazlı havalar hakim olduğundan denize girmek tehlikeli. Ama eğer iyi bir yüzücüyseniz ve bu hırçın sularla savaşırım diyorsanız (gene de dikkatli olmak lazım) viya yapmak oldukça eğlenceli. Ama gerçekten dalgalı denize girmek genel olarak çok tehlikelidir. Hele ki karadenizden bahsediyorsak, derin olduğundan dolayı dalgalara kapılıp, kontrolünüzü kaybedebilirsiniz.
Eylül'de falan da girilebiliyor denize. Malum denizler karalara göre geç ısınır geç soğur ya hani deniz o kadar güzel oluyor ki , ama dışarısı pek o kadar sıcak olmuyor yani yaz ortası gibi değil. Öyle akdenizdeki egedeki gibi muhteşem su aktiviteleri maalesef pek yok, muz , deniz bisikleti, jet ski falan oluyor ama dediğim gibi daha yeni yeni gelişiyor bu şirin kent. Plajlar ücretsizdir, sezlong şemsiye kiralayabilirsiniz ama genelde Akçakoca'da havlunu al kuma ser ooooh mis tatil. Kumu güzeldir, çamur çökek olmaz öyle ama sıcaklarda kavurucu olur çıplak ayakla bulunduğunuz yerden iki adım öteye gitmeniz can yakıcıdır. Ama deniz değen o sıcak kavrulmuş ayak gibisi de yoktur. "coss" diye çıkan sesi emin olun çok rahat duyarsınız. Şehir merkezinde her yerde denize gayet rahatlıkla girebilirsiniz. Şehir merkezine arabayla on dakika mesafede bulunan kale plajı da oldukça güzeldir. Koy sayabileceğimiz bu plaj üç bölümden oluşuyor. Ceneviz kalesinin iki tarafında bulunan bu plajlardan birisi kayalardan oluşmuş doğal set ile kadınlara özel bir plaj haline gelmiştir. Kadınlar plajı kadınların akın ettiği güzel yerlerden biridir. Zaman zaman yakından geçen teknelere " gidin burdan , açıktan geçin " diyen kadınlarımız çok güzel eğlenceli anlara vesile olmaktadırlar.
İşte kadınlar plajı tabi boşken :)
Hemen önde gördüğünüz kayalarla sol tarafında bulunan ama şuan göremediğiniz plajdan ayrılıyor. Kimi zaman eşleriyle gelen bayanlar eşlerini sol taraftaki plaja bırakıp kendileri kadınlar plajına geçiyorlar. O kayaların yüksekliği iki metre falan yani emin olun görünmezsiniz :)
Demiştim ya ceneviz kalesinin iki yakasında bulunan plajlar diye. İşte en çok rağbet gören plajlardan biri :
Bu plajın hemen üst tarafı yani fotoğrafın çekildiği yer resmin sol üst tarafnda gördüğünüz gibi piknik alanı. Muhteşem deniz manzarası eşliğinde mangalınızı yapıp çayınızı yudumlayabilirsnizi. Mangalı oradan temin edebilirsiniz. Çaydanlıkta çay da getiriyorlar. Çok şahit oldum gelin-damat adaylarının gelip muhteşem manzaraya karşı fotoğraf çektirdiğine. Aklınızda olsun.Resimde tam seçlemese de o bankın arkası deniz ;)
Gelelim en hareketli plaja Çuhallı plajı. Oldukça uzun bir plaj olan çuhallı, şehir merkezinde olduğu için de epey bir talep görüyor. Genelde şehrin gençleri plajın sonuna doğru Akçakoca Otel var oranın önünü tercih ediyor. Hasret büfe önü diye anlaşıyorlar kendi aralarında :) Akşama kadar duptıs duptıs müzik yayını yapıyor bu büfe.
Bu haftasonu büyük ihtimal Akçakoca'da olacağım. Çekeceğim fotolarla tekrar yazarım. Daha çok şey var Akçakoca hakkında yazmak paylaşmak istediğim. Bu yazı dizisi olacak gibi :)
Unutmadan Akçakoca Ankara'da şehirler arası otobüs ile 4 saat ki bu mesafe özel aracınızla 2.5-3 saate kadar düşüyor. İstanbul'dan otobüs ile 3.5 saat, 2-2.5 saate özel aracınızla trafik ve yol durumuna bağlı olarak Akçakoca, bu serin sulara ulaşabilirsiniz ...
19 Haziran 2012 Salı
Yağ Emici Mendiller
Yaz geldi havalar sıcak falan. Zaten parlıyor yüzüm, bu sıcaklarda pudra da sürülmez ki diyorsanız işte tam sizlik sevimli bir ürün. Yağ emici mendil :
İncecik yapısıyla yüzünüydeki yağı hemen alıyor. Ama sonra o kağıda bakmayın ıııyy diyebilirsiniz :) 2-3 TL idi gratis'te. Yaz günleri çantanızda bulunması gereken bir ürün. Makyajınızı bozmadan rahatlıkla parlaklığı giderebilirsiniz. Unutmadan içinde 50 adet mendil var
İncecik yapısıyla yüzünüydeki yağı hemen alıyor. Ama sonra o kağıda bakmayın ıııyy diyebilirsiniz :) 2-3 TL idi gratis'te. Yaz günleri çantanızda bulunması gereken bir ürün. Makyajınızı bozmadan rahatlıkla parlaklığı giderebilirsiniz. Unutmadan içinde 50 adet mendil var
Etiketler:
mendil,
parlaklık,
yağ emici mendil,
yağlı cilt,
yaz
18 Haziran 2012 Pazartesi
Flormar Alışverişim
Geçenlerde girdiğim bir kozmetik dükkanından neler aldım neler :) Ne zamandır eyeliner almak istiyordum, kullanımı kolay olduğu için aşağıdaki kalemi tercih ettim. Sürümü kolay ama ilk etapta elinize hafif bastırarak sürmeniz gerekiyor. Çünkü gözünüze sürerken rengin çıkması için epey bir uğraşmanız gerekiyor.Bu bakımdan pek beğenmedim. Diğer markalarınkini denemedim ancak Alışveriş Dellysi ve Güzellik Nehri başka bir markayı ilgili linkte anlatmış.
Flormar Smoky Eyes ise çok güzel ben çok beğendim. Bir ucu kömür kalem şeklinde,diğer ucu ise dumanlı gözler oluşturmak için süngerimsi bir yapıda. Çok yoğun olduğu için bastırmadan hafifçe sürmek yeterli ve diğer kalemlerden en azından kendi kategorisindeki flormar, alix avien, vb kalemlerden daha kalıcı.
Buiki kalem ile yaptığım makyaj :
Yukarıdaki iki ürünü toplamda yaklaşık 16 TL'ye aldım ve yanında yine flormarın SuperShine lipglossuna ücretsiz sahip oldum.Sanırım SuperShine tek başına 14 TL falanmış. Çok kullanmadığım tarzda bir ürün olsa da eee bedava sirke baldan tatlıdır :) Yakışmış aslında değil mi? Bakınız DUDAK :))
Etiketler:
dumanlı gözler,
eyeliner,
flormar,
göz kalemi,
lipgloss
17 Haziran 2012 Pazar
DIADERMINE
Yine bir Rossmann alışverişim:
T-bölgesi bantları standart, yani istediğiniz bölgede rastgele seçtiğiniz bir ürünü kullanabilisiniz. Ferah bir kokusu var. Paketin içinde 4 adet bant var, işe yarıyor ama düzenli kullanmak lazım. Ben elimdekileri tükettim ve yenilerini alsam hiç fena olmaz.
Siyah noktalar için bir diğer olmazsa olmaz ise granüllü bir temizleyici. Ben diadermine'nin bu ürününü aldım, daha önce oriflame'in bir ürününü kullanıyordum yapı olarak birbirlerinden farkları yok. Bu kötü demek değil ama, beğendim. Bu arada iki ürünü bir tanesinin fiyatına almıştım. Rossmann arada böyle güzellikler yapıyor. Bulunduğunuz yerde varsa, yanından geçerken bir göz atmayı ihmal etmeyin bence ;)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)